Blogger templates

9 Haziran 2015 Salı

kpss ders notları eğitim indir Piaget’in Ahlak Gelişimi

 kpss ders notları eğitim indir Piaget’in Ahlak Gelişimi

Piaget’in Ahlak Gelişimi

1. Ahlak Öncesi Dönem (0-3):
Ø Ahlaki kuralların farkında değil. Kuralları kavrayamaz yaklaşık 3 yaşına doğru bazı oyunlarda kurallara uymaya başladığını gözlemleyebiliriz. Ben merkezcilik eğilimleri nedeniyle kendi dışındaki bireylerin görüşlerini dikkate almazlar.
2. Dışa Bağımlı Dönem (3-11):
Ø Kurallar var bu kuralların kaynağı dışarıdan alınır. Kuralın kaynağı otorite. Otoriteye kayıtsız şartsız uyulur. Bu dönemde itaat ve ceza var. Bir ceza varsa o zaman davranış yanlış ceza yoksa davranış doğrudur. Sadece davranışın sonuçları üzerinde durulur. Sebepler dikkate alınmaz. Kurallar sorgulanamaz, değiştirilemez gerçeklerdir.
Ø Çocuk kuralların değişmezliğine inanır. Kuralları sorgulamadan olduğu gibi kabul ederler.
Ø Kurallara uymayanın cezalandırılması gerektiğini düşünür.
Ø Otoriteye kayıtsız uyma söz konusudur. Kuralları sorgulamadan olduğu gibi kabul eder.
Ø Davranışın gerisindeki neden dikkate alınmaz. Örneğin, bir defterin üzerine dökülmüş mürekkep lekeleri gösterilerek büyük lekeyi yapanın mürekkebi kaza ile düşürdüğünü; küçük lekeyi yapanın ise bilerek döktüğü söylendiğinde bu lekeleri yapan iki kişiden hangisinin daha suçlu olduğu sorulduğunda büyük lekeyi yapan kişinin daha suçlu olduğunu söyleyecektir.
Ø Davranışların temelinde ödüle ulaşmak veya cezadan kaçmak yatar.
3. Özerk Dönem:
Ø Kurallar var fakat bu kez kurallar sorgulanır ve kurallara alternatifler üretilebilir. Bunun olması için soyut düşünmenin başlaması gerekmektedir. Kurallar içselleştirilmiştir. Artık sadece sonuç değil de niyet de önemlidir.
Ø Çocuğun diğer çocuklarla giderek artan ilişkileri ve kuralların değişebilirliği düşüncesi gelişir.
Ø Kurallar insanlar tarafından oluşturulur ve gerektiğinde değişebilir.
Ø Davranışın iyi ya da kötü olması altında yatan niyete bağlıdır.
Ø Aynı örneği bu dönemdeki bir çocuğa sorduğumuz zaman vereceği yanıt, mürekkebi bilerek döken suçludur diyecektir.
Kohlberg’in Ahlak Gelişim Kuramı
A) Gelenek Öncesi: Otoriteye itaat ve çıkarlar ön planda tutulur. Olaylar sonuçlarına göre değerlendirilir. Cezadan kaçınılır. Ödül getiren davranış iyidir, ceza verilen davranış suçtur. Dışa bağımlı dönemdir. Kişi kendi gereksinimlerini karşılamayı ister. Bu dönemde yalnızca çocuklar yer almaz. Kohlberg’e göre ahlak gelişiminde bireylerin bulundukları ahlak evresinin temel belirleyicisi olayların yorumlanış biçimidir.
1. Evre İtaat ve Ceza eğilimi:
Ø Sonuç önemlidir bir davranış ceza alıyorsa yanlış, ceza almıyorsa doğru bir davranıştır.
Ø Otoriteye mutlak uyum söz konusudur. Birey, otorite yoksa yasak davranışı yapar. Öğretmen yoksa bir öğrenci kopya çeker. Polis yoksa kırmızı ışıkta geçebilir bireyler.
Ø Kurallara inandığı için değil cezalandırılmamak için boyun eğer. Çıkarcılık söz konusu.
Ø Cezadan kaçınmak için yetişkinlerin “doğru” gördükleri davranışlar sergilenir ve yetişkinlere itaat edilir. Ders çalışmak istemeyen ama anne-babası yanına geldiğinde çalışıyormuş gibi görünen bir çocuk, ceza – itaat evresindedir.
Ø Öğretmen yokken kopya çekmek normal olduğunu düşünür bu dönemdekiler.
Ø Ben merkezci bir yaklaşım, cezalandırılan davranış kötü, ödüllendirilen davranış iyi, otorite ortada yoksa yanlış davranış gösterilir.
2. Evre Saf – Çıkarcılık:
Ø Çıkarcılık egemendir. Çıkarlarına doğru olan doğru bir davranış, çıkarlarına yanlış olan yanlış bir davranıştır. Kaz gelecek yerden tavuk esirgememek gibi. Ne olursa olsun sınavdan 100 alacam demek gibi.
Ø Kurallara ihtiyacı karşıladığı sürece uyulur.
Ø Çocuğun kendi isteklerinin ve ihtiyaçlarının karşılanması önemlidir. İhtiyacı karşılayan veya ödül getiren davranışlar doğrudur. Ödüle ulaşmak için kurallara uyar.
Ø Karşılıklı ilişkilerde sürekli kendisini düşünür.
Ø Örneğin, Irak ile Amerika arasında çıkan savaşı protesto etmek için Cumhuriyet Meydanına gideceğini söyleyen Özlem “Irak’ta yaşayan tanıdıkların mı var? İki devlet arasındaki savaştan sana ne!” diyen arkadaşı bu dönem de yer almaktadır.
B) Geleneksel Düzey: Somut düşünme hakim, kurallar sorgulanmaz. Davranışın toplum düzenine etkisi düşünülür. Başka kişilerin, grupların görüşleri ve gereksinimleri dikkate alınır. Birey grup tarafından kabul edilmek için davranır. Ailesinin ve arkadaş grubunun beklentilerine göre davranması. Geleneksel düzeyde “empatik düşünme” ahlaki gelişimin temelinde yer alır.
3. Evre İyi çocuk/Sosyal onay/Kişiler arası uyum:
Ø Sosyal çevrenin onayladığı doğrudur, onaylamadığı davranışlar yanlıştır.
Ø İyi olmak, başkalarıyla ilgilenmek, dürüst ve güvenilir olmak, kurallara uymak söz konusudur. Birey kendisinden beklenen roller doğrultusunda davranır.
Ø Başkalarının görüşü ve sosyal kabulü önemlidir. Başkalarına karşı düşünceli davranarak aynı şeyi diğer insanlardan bekler.
Ø Temel güdü grup tarafından kabul edilmektir. Ahlaki yargılar başka bireylerin görüşleri doğrultusunda verilir.
Ø Kopya çekmek isterim ama öğretmenim çok kızabilir.
Ø Kan davası ile başı derde giren birisinin yakınını öldüren kişilerin de yakınını öldürerek toplumsal olarak uyum sağlanır hale gelir. Kişiler arası uyum söz konusu olur. Eğer öldürmeseydi, toplum tarafından dışlanacaktı.
Ø Yeni atandığı görev yerinde müdürün ve çalışma arkadaşlarının gözünde olumlu izlenim bırakmak isteyen bir kişi bu evrede yer almaktadır.
4. Evre Yasa ve Düzen Eğilimi:
Ø Temel güdü toplumsal düzeni korumaktır. Kurallar varsa herkes uymak zorundadır.
Ø Kanuna ve düzene uyma eğilimi baskındır.
Ø Kanuna uygun olan her şey doğru değilse yanlıştır. Yasalar değiştirilemez, sorgulanamaz gerçeklerdir.
Ø Kan davası ile başı dertte olan birisi bu evrede yakınını öldüren kişileri öldürmez “bu ülkede yasalar var herkes cezasını çeker” der.
Ø Birey toplumun değer yargılarını, toplumsal sistemin yapısını oluşturan kuralları ve düzenlemeleri, toplumsal düzenin sağlanması için “olmazsa olmaz” gereklilikler olarak görür ve korumaya çalışır. Bu dönemde ki kişi bazı yasların değiştirilmesinin toplumsal düzeni bozucu bir etki oluşturabileceği düşüncesiyle, bu uygulamalara karşı çıkabilir.
Ø Toplum tarafından kabul gören davranışlar gösterilir.
Ø Kanunlara uymayanların kabul görmesi mümkün değildir.
Ø Kanunlar sorgulamaya gerek duyulmaksızın benimsenir.
Ø Toplumsal düzenin korunması ve devamı sağlanmalıdır.
C) Gelenek Sonrası: Kuralların sorgulandığı, soyut düşünmenin başlandığı dönemdir. İnsan haklarının gözetlendiği ve evrensel değerlerin benimsendiği dönemdir. Bu döneme ulaşan bireylerin sayısı azdır. Gelenek sonrası düzeyde bir ahlak gelişiminin gerçekleşebilmesi için bireylerin soyut işlemler dönemine ulaşılması beklenir.
5. Evre Sosyal Sözleşme:
Ø Kurallar değişebilir. Kuralları da yapan biziz. Kurallar zamana göre değişebilir.
Ø Kurallar toplum yararına değişebilir. Kurallar sorgulanabilir ve irdelenebilir.
Ø Bireyler bir arada yaşamanın gerektirdiği kurallara ve davranış eğilimlerine uymayı sosyal bir uzlaşı (sözleşme) olarak kabul eder ve buna göre davranırlar. Örneğin, kimse başka birisinin özel eşyasını izin almadan alamaz, bir kişi konuşurken sözü kesilemez.
Ø Yasa, kanun ve kuralların sosyal yaşamı düzenleyemediği taktirde değiştirilmesi gerektiği düşüncesi oluşur.
6. Evre Evrensel Ahlak İlkesi:
Ø Yasanın üstünde tüm dünyada geçerli olabilecek ilkelerce hareket eder. Bu evredeki birisi yasayla ilke arasında bir çelişki yaşarsa ilke yönünden karar kılar. İnsan yaşamının çok önemli olduğunu belirtilmiştir.
Ø Birey, tüm insanlar eşittir düşüncesine sahiptir.
Ø İnsan hakları ve evrensel değerler temel ölçüdür.
Ø Hak, adalet, özgürlük kavramları çerçevesinde doğru ve yanlışları birey belirler. savaş hangi koşullarda olursa olsun bir insanlık ayıbıdır. İnsanın yaşama hakkı önemlidir.
Ø Adalet ve kişilerin onurunu içeren ahlak gelişim aşamasıdır

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

- -
Ziyaretçi Defteri yükleniyor...

About

YORUM YAZARAK DESTEK VEREBİLİRSİNİZ.. www.dersburdavar.blogspot.com